Yurt Dışında Yaşamak İstiyorsun, Ama Nasıl?

Son zamanlarda aklınızı en çok kurcalayan  konu, yurt dışında yaşamak ve  henüz tam olarak ne istediğinize  karar  veremediyseniz doğru yerdesiniz.   

Yurt dışında yaşamak istiyorum deyip, ülke değiştirmeye karar vermeden önce, üzerinde düşünmeniz gereken konular ile ilgili kendi 14 yıllık, 3 farklı ülkede edindiğim deneyimlerim üzerinden tavsiyeler vermek isterim.

Yurt dışında yaşamaya karar verme ve gerçekleştirme  süreci hem maddi hem de manevi açıdan ciddi bir çalışma istiyor.  

Karar vermeden önce kendinize dürüstçe sormanız gereken sorular

 

Nasıl bir ülkede ve nasıl bir hayat yaşamak istiyorsunuz?

Başkalarının sözlerini baz alıp, kendi yaşam tarzınızı ve isteklerinizi hiçe sayarak bir yere taşınmaya karar vermek, yapacağınız en büyük hata olacaktır.

” Soğuk havalara katlanabilir misiniz? Doğayı seviyor musunuz? Akşam iş çıkışı arkadaşlarla bir kaç kadeh bir şeyler içmeden yaşamak size göre mi? Seminerler, kongreler, iş imkanları fazla mı olsun? Kalabalık bir şehirde mi yaşamak istersiniz? Yalnız  kalabilir misiniz? ” gibi soruları kendinize sorup, dürüstce cevaplamanız gerekiyor.

Bir şeylerden kaçtığınız için değil, karakterinize uygun, yapmaktan hoşlandığınız şeyleri yapmaya devam edebileceğiniz, hayalini kurduğunuz daha güzel bir hayat kurabilmek için gidin.

Yaşamak istediğiniz ülkenin dilini biliyor musunuz?

“Yurt dışında yaşamak istiyorum” diyorsanız ve oraya expat olarak gitmiyorsanız, halletmeniz gereken en büyük konu  o ülkenin ana dilini konuşabilmek. 

 

Eğer konuşamıyorsanız  da İngilizcenize ek olarak o dili kendi çabalarınızla  öğrenmeye çalışmalısınız. İngilizcenize ek olarak diyorum çünkü İngilizcenin günlük yaşamda yardımcı olmadığı ülke yok gibi birşey. 

İngilizce günlük yaşamını devam ettirmek için ilk etapta yardımcı olabilir ama çalışmak veya okula gitmek için yaşadığınız ülkenin ana dilini öğrenmeniz gerekecektir.

Konusu geçmişken, expatlık çok basit olarak, tüm yazışmaların İngilizce yapıldığı uluslararası bir şirketin yurt dışı ofislerinden birinde, şirketin tüm desteğini alarak geçici çalışma vizesi ve iş kontratı ile yurt dışında yaşamak demek. İkisini de yaşamış birisi olarak, bir ülkeye Expat olarak veya Göçmen olarak gitmenin çok farklı iki deneyim olduğunu söyleyebilirim. Daha detaylı bilgi için en yakın zamanda yeni bir yazı yazacağım.

Öğrenci olmak ister misiniz?

Eğitim

 

Dil okulları veya mesleki sertifika programları

Yurt dışında, yeni hayatınıza eğitim alarak başlamak  birçok açıdan çok önemli.

Yetenek ve bilgi birikiminize katma değer katarken, geçiş sürecinde size motive edici zaman kazandırır.

Yeteneklerinizi geliştireceğiniz kısa dönemli sertifika programlarını araştırabilirsiniz.

Birçok ülkede sertifika programları ile hayatınızı sürdürmeye yetecek kadar para kazanabileceğiniz iş bulmak mümkün. 

Aşçılık, fotoğrafçılık, marangozluk, terzilik, kuaförlük gibi bir çok meslek ile emek gücüne değer verilen ülkelerde oldukça tatminkar gelir elde edilebiliyor.

Geçtiğimiz haftasonu daha sonrasında saatlik kiralayıp her türlü aleti kullanabileceğim atölyede katıldığım marangozluk derslerinden  sonra, marangozluk sertifika programına katılmaya kesin karar verdim.

Hem çok eğlenceli hem de iş imkanları çok geniş.

Türkiye’de kaç tane Mülkiyeli marangoz vardır bilmiyorum ama Halifax’da ilk  olacağım kesin.

                yurtdisinda-marangozluk-kurslari        Seza        Marangozluk

 www.handsonhalifax.com  Hands On Halifax

Yüksek lisans veya doktora

Yüksek Lisans

Yüksek Lisans veya Doktora ise, bir çok ülkede beyaz yakalı işler için özellikle yabancılarda aranan şartlar arasında. İlk kez çalışacağınız bir ülkede çalışma deneyiminiz olmadığı için o ülkenin eğitim sisteminden alınmış bir diploma size oyuna kolaylıkla dahil olma imkanı verecektir.

Yurt dışında yüksek lisans veya doktora yapmak, burada bu yazıda kabaca anlatılabilecek bir konu olmadığı için atılacak en önemli adımın yabancı dil seviyenizi ölçen, İngilizceden hepimizin bildiği  IELTS ve TOEFL eşdeğeri sınavlara girmek olduğunu söylemek şimdilik yeterli olacaktır. 

Ayrıca yaşamayı düşündüğünüz ülkenin ve hatta bölgenin en çok ihtiyaç duyulan mesleklerini araştırarak eğitiminizi o konulara uygun seçmeniz gerektiğini de belirtmekte fayda var. 

İş bularak gidebilir misiniz?

Yurt dışında işe girmek için 2 farklı  seçeneğiniz var;

 

1. Çalıştığınız şirketi değiştirmeden yurt dışına gitmek, çok genel tabiri ile Expat olmak

Yurt dışına iş bularak gitmenin en kolay yolu, mevcut iş yerinizin yurt dışı ofislerine  başvurmak.

Gereken koşulları öğrenerek, açık pozisyonlar hakkında bilgi alabilirsiniz.

Bu süreçte şirketinizin insan kaynakları bölümü veya gitmek istediğiniz ülkedeki çalışanlar ile bağlantıya geçebilirsiniz.

Yaşamak istediğiniz ülkenin yaşam şartlarına göre gecici veya kalıcı kontrat ile birbirinden çok farklı teklifler alabilirsiniz.

Kendi ülkenizden daha düşük yaşam şartları olan bir ülke için şirket çok daha fazla imkanlar sunacaktır.

2. İnternetten iş bularak yurt dışına gitmek

 

Çoğu uluslararası şirketin kendi web sitelerinde başvuru sayfaları var, oralardan kendinize uygun pozisyonları bulmanız mümkün. 

Ayrıca farklı ülkeler iş arama motorlarından faydalanabilirsiniz. Bunlardan ilk aklıma gelen birkaç tanesi:

Gideyim de ne iş olsa yaparım demeden önce araştırmak gerekiyor. Türk gençleri olarak bizler, öğrenci iken çok ihtiyacımız olmadıkça çalışmanın derslerimize engel olacağını düşünerek yetiştik ama yurt dışında birçok ülkede gençler, öğrencilik hayatlarında emek yoğun işlerde çalışarak geçiriyorlar.

Kanada’da yaşıyoruz ve 14 yaşındaki kızım 15 yaşını girer girmez çalışmak için gün sayıyor. Minik tüylü oğlumuzu gezdirdiği zaman bizden aldığı paranın aile bütçesine bir katkıda bulunmadığının ve kendi özel isteklerini karşılamak  için  çalışmak zorunda olduğunun farkında. Çalışmak istediği yerlerin listesini şimdiden yaptı bile.

Gider, en kötü ihtimalle garsonluk ya da kasiyerlik yaparım diye düşünüyorsanız, en büyük rakiplerinizin  bu canavar gibi yeni nesil olacağını hatırlatmak isterim.

Kasiyer

Ne iş yaparsanız yapın sevmek ve emek harcamak zorundasınız.

Hangi konuda iyi iseniz o konuda iş bulma ihtimaliniz artacak. O yüzden hemen şimdiden uzmanlığınızı arttıracak çözümlere odaklanmalısınız.

O ülkeye özel head hunterlar, HR danışmanları var. Onları bulup, kendinizi çok iyi ve net anlatan mailler atabilirsiniz.

Neden sizi işe alsınlar?

Uluslararası bir şirkette çalışmayacaksınız yaşayacağınız ülkenın anadilini bilmeli ve işinizde iyi olmalısınız. 

Mülakatlar için  ön hazırlık ve çalışma gerekiyor.

Yabancılara karşı olan önyargıyı aşabilecek vasıflarınız olmalı.

Bunun için gitmek istediğiniz ülkenin, kendi internet sayfasından sizin orada yaşamak isteme sebebinizi iyi anlatmaya yarayacak detaylı bilgileri edinebilirsiniz.

Uluslararası büyük firmalar, çalışma ortamında çok kültürlülüğe önem verirler. Siz de kendi kültürünüzün olumlu yanlarını farklı bir renk olarak  mozaiğiye ekleyebilirseniz, şirketin çok kültürlü çalışma ortamına katma değer sağlarsınız.

                               

Yeterince paranız var mı?

Yurt dışında yeni bir hayat kurmak için en önemli konulardan birisi de tabiki para. Yeni bir hayata başlamak için birikim şart. Türkiye’deki hayat şartlarınız, gideceğiniz ülkenin şartları ve nasıl bir hayat istediğinizle ilgili olarak ihtiyacınız olan miktar farklılık gösterecektir ama belli bir maddi birikiminiz olmadan adım atmak çok hayalperest bir yaklaşım olur.

Konfor alanınızdan çıkmadan önce sizi ne kadar bir harcamanın  bekleyeceğini iyi araştırdığınızdan emin olmalısınız. 

Sevdiklerinizi geride bırakmaya ve gurbete hazır mısınız?

İşte en ölçülemeyen değerlerden birisi daha. 

Özlem; sevdiklerinize, yemeklere, müziğe kısacası memleketinizin  havasına suyuna hasret olmak, gurbetin acıyan yarası. 

Yurt dışında yaşayanlara sorduğunuzda ülkemiz cennet, harika ve muhteşem ama geri dönmek istemezler.

Evinden, sevdiklerinden, alışkanlıklarından ve konfor alanından uzaklaşmak sandığımız kadar kolay olmamasına rağmen, insan adapte olan bir varlıktır. 

Darwin’e göre ;

“Ne en güçlü olan tür hayatta kalır, ne de en zeki olan… Değişime en çok adapte olabilendir, hayatta kalan.”

Sonrasında yeni hayatınıza adapte olduktan sonra, geri dönmek de bir o kadar zor olacaktır.

Aynen Derya Köroğlu’nun şarkıda söylediği gibi;

Dönmek, mümkün mü artık
Dönmek, onca yollardan sonra
Yeniden yollara düşmek
Rakılı akşamlar, gün batımları
Çocuk gibi ağlar yaz sarhoşları
Olmamış yaşamlar, eksik yarınlar
Hatırlatır herşey eski aşkları
Neresi sıla bize, neresi gurbet
Yollar bize memleket

Mutlu bir hayat kurduğunuz zaman özlem gülün dikeni gibi iken, yeni hayatınızda mutsuz iseniz özlem sizi altüst eder, kafanızı karıştırır.

İyice planlamadan, gerçek dışı beklentilerle, doğru soruları kendinize sormadan bu kararı vermeyin. Gerçekten isterseniz, istediğinizin bu olduğundan emin olursanız, adım adım planlarsanız ve bunun için gerçekten çaba gösterirseniz, yapabilirsiniz. Ve bu karar belki de hayatınızda verdiğiniz en iyi karar olabilir.